İstenen sayfanın yerel versiyonuna yönlendirildiniz

Gizlilik Politikası

Metrohm AG ve bağlı alt kuruluşları ile tek-yetkili distribütörlerinin Gizlilik Politikası ile uyumlu olacak şekilde verilerimi kaydedip işlemesine, taleplerim ve reklam amaçlı olarak benimle e-posta, telefon ya da mektup aracılığıyla iletişime geçmesine izin veriyorum. Bu onayı istediğim zaman  info@metrohm.com.tr  adresine e-posta yollayarak geri çekebileceğimi biliyorum.

This field is required.

Titrasyon en eski analitik yöntemlerden biridir ve çeşitli endüstrilerde kullanım alanı bulmaktadır. Örneğin, içme suyunu analiz etmek veya pil malzemelerindeki metal içeriğini belirlemek için kullanılabilmektedir. Bu blog makalesi, titrasyonun ilkelerini ve iş akışlarını işlemekte ve farklı titrasyon türleri hakkında bilgiler sunmaktadır.

Belirli bir konu hakkında bilgi edinmek için aşağıdaki başlıkları kullanabilirsiniz.

Titrasyon nedir?

Titrasyonlar, numune çözeltisindeki bir analitin konsantrasyonunu belirlemek için kullanılmaktadır. Bunun için numuneye titrant adı verilen konsantrasyonu bilinen standart bir çözelti eklenmektedir. Titrant ve analit stokiyometrik bir şekilde reaksiyona girmektedir. Analit konsantrasyonu, titrant miktarı, konsantrasyonu ve numune miktarı kullanılarak hesaplanmaktadır. Tablo 1'de bazı yaygın titrasyon terimleri listelenmektedir.

Tablo 1. Titrasyonda kullanılan genel terimler.

Terim

Tanımlama

Analit

Miktarı belirlenmesi hedeflenen madde

Dönüm noktası

Titrasyonun tamamlandığı nokta. Bir renk değişimi veya başka bir gösterge (örneğin, pH değeri) dönüm noktasını işaret etmektedir. Ekivalens noktasına mümkün olduğu kadar yakın olmalıdır.

Ekivalens noktası

Titrant ve analit arasındaki reaksiyonun tamamlandığı hacim.

İndikatör

Bir titrasyonun dönüm noktasını belirtmek için kullanılan bir madde. Tarihsel olarak bunlar renk göstergeleridir. Günümüzde renkli göstergelerin yerini elektrotlar veya diğer sensörler almıştır.

Primer standart

Primer standart, sertifikalı, son derece saf ve kararlı bir maddedir. Titrantın tam konsantrasyonunu belirlemek için kullanılır.

Standardizasyon

Titrantın tam konsantrasyonunu belirleme işlemi. Bu süreç hakkında daha fazla bilgiyi «Bir titrantı standardize ederken nelere dikkat edilmelidir?» adlı blog makalemizden edinebilirsiniz.

Standart çözelti

Titrant için kullanılan başka bir terim.

Titrant

Analitin konsantrasyonunu belirlemek için kullanılan konsantrasyonu bilinen bir çözelti.

Titrasyon eğrisi

Kullanılan titrant hacmini bir elektrot veya sensörün sinyaline göre çizerken elde edilen eğri.

Titrasyon denklemi

Analitin konsantrasyonunu hesaplamak için kullanılan formül. Denklem numune tipine (sıvı veya katı), stokiyometriye ve sonucun istenen birimine bağlıdır.

Titrasyon nasıl yapılır?

Bir titrasyon aşağıdaki dört adımdan oluşmaktadır:

  1. Titrant standardizasyonu
  2. Örnek hazırlama
  3. Titrasyonun kendisi
  4. Sonucun hesaplanması

Titrant standardizasyonu

Öncelikle titrantın standartlaştırılması gerekmektedir. Bu adım, titrant çözeltisinin tam konsantrasyonunu belirlemekte ve sonucun doğruluğunu artırmaktadır. Bu süreç hakkında daha fazla bilgiyi «Bir titrantı standardize ederken nelere dikkat edilmelidir?» adlı blog makalemizden edinebilirsiniz.

Örnek hazırlama

Titrasyon için numunelerin çözelti halinde olması gerekmektedir. Bu nedenle, katı numuneler analitin serbest bırakılması için çözülmekte veya ön işleme tabi tutulmaktadır (örneğin digestiyon, ekstraksiyon veya külleme yoluyla).

Bazen yardımcı çözeltilerin de eklenmesi gerekebilmektedir. Örneğin, redoks titrasyonlarının sıklıkla belirli bir pH değerinde gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Dolaylı titrasyonlar, analitin reaktif bir forma dönüştürülmesi gerektiğinden her zaman yardımcı bir çözeltiye ihtiyaç duyar. Bu reaktif form daha sonra titre edilecektir.

Geri titrasyonlar (veya artık titrasyonlar) için önce reaktifin fazlası eklenmektedir. Bu reaktif analitle reaksiyona girmekte ve fazlası geri titre edilmektedir. Bu tür titrasyon hakkında daha fazla bilgi edinmek için «Geri titrasyonlar sırasında dikkat edilmesi gerekenler» adlı blog makalemizi inceleyebilirsiniz.

Titrasyonun kendisi

Titrasyon esnasında numunenin karıştırılması önemlidir. Bu, titrant ve analitin iyice karışmasını sağlamaktadır. Dönüm noktasına ulaşılıncaya kadar numuneye titrant eklenmektedir. Manuel titrasyonlarda dönüm notkasını belirlemek için renk indikatörleri kullanılmaktadır.

Modern ototitratörler ekivalens noktasını tespit etmek için elektrotları veya diğer sensörleri kullanmaktadır. Bir titrasyon eğrisi elde etmek için titrantın hacmi ölçülen sinyale göre çizilmektedir. Şekil 1, karbonat safsızlıkları ile asit-baz titrasyonunun eğrisini göstermektedir.

Dönüm noktasını değerlendirmenin farklı yolları hakkında daha fazla bilgi edinmek için «Dönüm noktalarının (EP) tanımlanması» adlı blog makalemizi okuyabilirsiniz.

Şekil 1. Hidroklorik asitle titre edilmiş lityum hidroksitin titrasyon eğrisi. Birinci ekivalens noktası (EP1) hidroksite ve ikinci ekivalens noktası (EP2) karbonat safsızlıklarına karşılık gelmektedir.

Sonucun hesaplanması

Titrasyonun tamamlanmasını takiben sonuç hesaplanmaktadır. Otomatik titratörler sonucu kendileri hesaplamaktadır. Hesaplama için aşağıdaki değişkenler gereklidir:

  • Numune miktarı (numune ağırlığı veya hacmi)
  • Titrant konsantrasyonu, genellikle mol/L cinsinden
  • Titr (titrant için düzeltme faktörü)
  • mL cinsinden dönüm noktası titrasyon hacmi
  • Analit ve titrant arasındaki reaksiyon için stokiyometrik faktör

Bu değişkenlerden analit konsantrasyonu şu şekilde hesaplanabilir:

Formül, sonucun birimine bağlı olarak farklılık gösterebilmektedir. Geri titrasyonlar için de durum farklıdır. «Geri titrasyonlar sırasında dikkat edilmesi gerekenler» adlı blog makalemizde bu hesaplama açıklanmaktadır.

Titrasyon türleri

Titrasyonlar farklı şekillerde sınıflandırılabilmektedir. Bunlardan biri dönüm noktası tespit yöntemidir, ancak bunlar çoğunlukla kullanılan kimyasal reaksiyona göre sınıflandırılmaktadır.

Burada bir asit bir bazla titre edilmekte veya bunun tersi de geçerli olabilmektedir. Çözücü, titre edilen asit veya baza bağlıdır ve deiyonize su veya organik bir çözücü (karışım) olabilmektedir. Dönüm noktasını tespit etmek için pH elektrotları kullanılmaktadır.

«Susuz ortam asit-baz titrasyonları – Yaygın hatalar ve bunlardan nasıl kaçınılabilir» adlı blog makalemiz, bu tür titrasyonlar için pratik ipuçları ve püf noktaları sağlamaktadır.

Bu titrasyon, analit ve titrant arasındaki redoks reaksiyonuna dayanmaktadır. Titrant bir indirgeyici madde veya yükseltgeyici maddedir. Yaygın örnekler arasında iyodometri, permanganometri ve serimetri bulunmaktadır. Karl Fischer titrasyonları da redoks titrasyonları kategorisine girmektedir. Dönüm noktasını tespit etmek için metal elektrotlar kullanılmaktadır.

Burada titrant, etilen diamin tetraasetik asit (EDTA) gibi bir şelatlaştırma maddesidir. Bu titrasyon türü metal iyonlarını titre etmek için kullanılmaktadır. Dönüm noktasını tepit etmek için iyon seçici elektrotlar (ISE'ler) veya fotometrik sensörler kullanılır.

Daha fazla bilgi için fotometrik kompleksometrik titrasyon hakkındaki blog makalemizi okuyabilirsiniz.

Analit ve titrant, bu titrasyon yönteminde çözünmeyen bir tuz oluşturmaktadır. Yaygın bir örnek arjantometridir. Yüzey aktif maddelerin titrasyonu da bu kategoriye girmektedir. Dönüm noktasını tespit etmek için metal elektrotlar veya iyon seçici elektrotlar kullanılmaktadır.

Yüzey aktif madde titrasyonu hakkında daha fazla bilgi için «Titrasyon perspektifinden yüzey aktif maddeler dünyası» adlı blog makalemizi okuyabilirsiniz.

(Otomatik) titrasyonun avantajları

Titrasyon köklü bir yöntemdir ve ISO, ASTM ve USP gibi birçok standart, bunu bir analiz yöntemi olarak şart koşmaktadır. HPLC veya ICP-MS gibi daha karmaşık yöntemlere kıyasla daha düşük sahip olma ve işletme maliyetlerine sahiptir. Ayrıca titrasyon mutlak bir yöntem olduğundan kalibrasyona gerek yoktur.

Otomatik titrasyon, manuel yöntemle karşılaştırıldığında çeşitli avantajlar da sunmaktadır. Tablo 2 bazı temel farklılıkları özetlemektedir. Daha fazla bilgiyi «Laboratuvarınızda titrasyon hatalarından nasıl kaçınabilirsiniz?» adlı blog makalemizde bulabilirsiniz.

Manuel titrasyondan otomatik titrasyona geçmeyi düşünüyorsanız, «Manuel titrasyonlar nasıl otomatik titrasyonlara dönüştürülebilir?» adlı blog makalemizi inceleyebilirsiniz.

Tablo 2. Manuel ve otomatik titrasyon arasındaki temel farkların karşılaştırılması

Parametre

Manuel titrasyon

Otomatik titrasyon

Titrant ekleme

Manuel

Piston büretli otomatik

Dozaj doğruluğu

0.1 mL

25 µL

Kontrol

Operatör tarafından manuel olarak

Sisteme veya yazılıma entegre

Hesaplama

Operatör tarafından manuel olarak

Sisteme veya yazılıma entegre

Veri izlenebilirliği

Hayır

Evet

Otomasyon imkanı

Hayır

Evet

Sonuç

Titrasyon en eski analitik yöntemlerden biridir. Bu nedenle birçok sektöde yerleşik bir yapıya sahiptir.

Titrasyon kimyasal reaksiyon tipine göre sınıflandırılabilmektedir.

Titrasyon sürecinin bir otomatik titratörle otomatikleştirilmesi, manuel yönteme kıyasla izlenebilirlik ve otomatik hesaplamalar gibi ek avantajlar sunmaktadır.

Bilgi birikiminiz

Titrasyon hakkında daha fazla bilgi edinmek için şu ek kaynaklara göz atın:

İsteğe bağlı titrasyon webinarları

Learn more about titration

Download your copy here

This free monograph summarizes the practical aspects of modern titration. It discusses sample preparation, the basic principles of titrimetric analysis, and outlines how to perform a titration.

Learn more about the various titration types

Download your copy here

The free monograph "Practical titration" covers the theory of titration explaining titration reactions, indication methods, electrodes, and titrants. In the practical part, acid-base, precipitation, redox, complexometric, and chelometric titrations are discussed.

Yazar
Meier

Lucia Meier

Teknik Editör
Metrohm International Headquarters, Herisau, İsviçre

İletişim